Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, tutuklu sanıklar Kıvanç ve Beril Talu ile tutuksuz sanık Ertan Koç katıldı. Duruşmada, müştekiler ve tarafların avukatları da hazır bulundu.
Müşteki Burçin K, Beril Talu'yu eşinin aracılığıyla tanıdığını ifade etti. Reklam çekimleri için sermaye topladığını belirten Burçin K, “Toplamda 280 bin lira para gönderdim. İki hafta içinde yatırım yaptığım paranın iki katını geri alacağımı söylediler. Ama bu geri dönüş hiç olmadı. Bir süre sonra insanları dolandırdıklarını duyunca şikayetçi oldum.” şeklinde konuştu.
Sanık Beril Talu, 20 aydır tutuklu olduğunu, adil bir bilirkişi raporu talep ettiklerini belirtti. İşlerinin hayali olduğuna dair eleştirileri reddederek faturaların varlığını savundu.
Kıvanç Talu ise, mahkemede konuşulan iddiaların belge ve delil olmadan gündeme getirildiğini öne sürdü. Soyut beyanların suçlama olarak kendilerine yöneltildiğini belirten Talu, “Bu iddialar yüzünden 20 ayı aşkın süredir tutukluyuz. Söz konusu paralar, eşimin yaptığı reklamcılık işinde aldığı borçlardır. Tutuklandığımız için bu borçları ödeyemiyoruz. Hapiste olduğumuz süre zarfında çalışıp para kazanamıyoruz. Evimizdeki eşyaları bile satarak bu kişilere faiziyle para ödüyoruz. Oğlumun oyuncaklarını bile sattım paralarını ödeyebilmek için. Biz kimseyi dolandırmadık. Tutuksuz yargılanmayı ve tahliyemizi talep ediyorum.” ifadelerini kullandı.
Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamına hükmetti. Heyet, mütalaanın hazırlanması amacıyla dosyayı savcıya göndermiş ve duruşmayı erteledi.
İDDİANAMEDEN
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Kıvanç ve Beril Talu çifti ile Ertan Koç, şüpheli sıfatıyla yer alıyor. İddianamede, sanıkların önceden sosyal medya üzerinden çeşitli yayınlar yaparak insanların sempatisini ve güvenini kazandıkları aktarılıyor.
Sonrasında, Kıvanç, Beril Talu ve Ertan Koç'un bir reklamcılık şirketi aracılığıyla müştekilere reklam hizmeti verecekleri yönünde vaatte bulundukları belirtiliyor. İddianamede, sanıkların reklam organizasyonları için para ihtiyaçları olduğu, bu organizasyon için ödeme yapanları reklam işine ortak ettikleri ve gelen gelirleri vaadettikleri gibi dağıtmadıkları ifade ediliyor.
İlk olarak sisteme dahil olan müştekilerin paralarını, sonradan katılanlardan alınan paralarla kısım kısım ödedikleri vurgulanıyor. Bu durumda, reklamcılık faaliyetine ortak olduğunu düşünen müştekilerin, başkalarını da sanıkların isteği üzerine sisteme dahil ettikleri kaydediliyor.
İddianamede, sanıkların dolandırıcılık faaliyetleri sonucu toplamda 13 kişiyi 3 milyon 17 bin lira dolandırdığı aktarılıyor. Ayrıca, sanıkların, “üç veya daha fazla kişi ile birlikte ticari faaliyetler sırasında nitelikli dolandırıcılık” suçunu işledikleri belirtilerek, 58 yıl 6 aydan 195 yıl kadar hapis cezası talep ediliyor.
