

Bolu Belediyesi tarafından daha önce kafe olarak kullanılan bina, BolSev Vakfı tarafından kiralanarak tamamen yenilendi ve bir restoran olarak hizmet vermeye başladı. Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, yeni tesisin açılışında gazetecilerle buluştu. Özcan, “Bolu’ya çok sayıda turist geliyor. Abant, Gölcük ve Yedigöller’e gelen turist sayısı günde ortalama 8 bin. Bu durum, Bolu merkezdeki mekan eksikliğini gözler önüne seriyor. Yöresel ürünlerimizi tanıtmak ve gastronomi sunmak için bu mekanın yapılması gerekiyordu. Turist otobüslerinin mola verebileceği yerler arasında burayı da ekleyeceğiz. Bu nedenle buranın oldukça işlek olacağına inanıyoruz” şeklinde konuştu.
‘Mutlak Butlan Kararı Verileceğini Düşünmüyorum’
Tanju Özcan, partisinin kurultayı ile ilgili 24 Ekim’de görülecek davaya dair de yorumlarda bulundu. Özcan, “Mutlak butlan kararı verileceğini düşünmüyorum. Bu tip bir kararın daha önce dernekler veya meslek odalarıyla ilgili verilmediği gibi siyasi partiler için de olacağını sanmıyorum. Ancak bir dava mevcut ve uzadıkça uzuyor. Ankara 42’nci Asliye Hukuk Mahkemesi'nin bir an önce bu konuyu çözüme kavuşturması gerektiğini düşünüyorum. Türkiye'de garip durumlar yaşanıyor. Bizim 2 İstanbul il başkanımız var. Biri Yüksek Seçim Kurulu tarafından kabul edilen mazbatasına sahip olan Özgür Çelik. Diğeriyse geçici bir karar ile atanan kayyım. Her siyasi parti kendi liderini seçmeli ve bu kararların artık uzatılmaması lazım. Bazı arkadaşlarım, mahkeme kararı sonrası piyasanın nasıl etkileneceğini sorguluyor. İnsanlar, Cumhuriyet Halk Partisi ile ilgili mahkeme kararlarını düşünmek zorunda mı?” dedi.
‘Bunu Bir Darbe Olarak Kabul Ederim’
Tanju Özcan, mutlak butlan kararı sonucunda Kemal Kılıçdaroğlu’nun göreve gelmesi durumunda partisinden istifa edeceğini belirtti: “Eğer Sayın Kılıçdaroğlu ekibi partide yer alırsa, beni atıp atmaması umurumda değil. Mahkeme kararıyla gelen heyeti bir cunta olarak nitelendiriyorum ve bunu bir darbe olarak kabul ediyorum. Cunta, Cumhuriyet Halk Partisi'ni yönettiği sürece kesinlikle üyeliğimi askıya alacağım. Ne zaman ki Özgür Özel ya da başka bir seçilmiş heyet göreve gelirse, hemen ilk başvurumla partime katılacağım. Tavrım, 'Kılıçdaroğlu gelirse beni atar' düşüncesiyle değil, demokrasi anlayışım gereği bu cunta görevde olduğu sürece partimde çalışmamamdan kaynaklanıyor.”



