CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Millet İradesine Sahip Çıkıyor” mitinglerinin 43’üncüsünü İstanbul Tuzla’da gerçekleştirdi. Özel, cinayete kurban giden TBMM çalışanı Saliha Akkaş’ın ailesine başsağlığı dileyerek başladığı konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
“Sokaktayız. Eylemdeyiz. Adalet için buradayız. Özgürlük için buradayız. Bizi yolumuzdan çeviremeyeceksiniz. Buradan Erdoğan’a sesleniyorum, ‘İnsan içine çıkamazsınız’ demiştin. 30 gün sonra, 140 gün sonra ben Tuzla’dayım. Yozgat’tayım, Konya’dayım, Van’dayım, Mersin’deyim. Tüm Türkiye’dayım. Cesaretin varsa 2 Kasım’da sandığı getir. Sandıkta millet versin kararı.
HİÇBİR ŞEYİMİZ GÜVENDE DEĞİL
Öyle bir noktaya geldik ki, milletin güvenliği olmadığı gibi devlete emanet olan hiçbir şeyimiz de güvende değil. Devletin verileri güvende değil artık. Yıllarca sınav sorularını FETÖ’cülere çaldıran kişiler, son LGS sınavına da şaibe bulaştırarak, gerçekten başarılı olan öğrencilerin ailelerini üzenler, tüm bunlarla birlikte artık devletin elindeki her şeyin çalındığı günlere geldik. Tüm sistemi çalmışlar. Devletin dijital altyapısına sızmışlar. Sahte diplomalar ve ehliyetler düzenlemişler. İnsan çıldıracak gibi oluyor.
ÖZGEÇMİŞİNDEN KALDIRMIŞ
Dokuz aydır bu ülkede bu skandalı örtbas ediyorlar. Neden yapıyorlar bunu? Bunu nasıl gizleyebiliyorlar? Çünkü bu sistemle alıyor, toplam 10 diploma almış bir bakan yardımcısı var. Övünerek yazmış. Operasyon sabahı 6 lisans diplomasını özgeçmişinden kaldırmış. İşin en merkezindeki kişi, 400 akademisyenin sahte sınav sonuçlarıyla doçent ya da profesör yapıldığını belirtmektedir. Bunlar bu rejimin başımıza bela ettiği liyakatsiz ve partizan kişilerdir. Bu listeleri ortaya çıkarana kadar bu rezilliğin peşini bırakmayacağız.
İBB DAVASI BORSASI KURMUŞLAR
19 Mart darbesinin üstünden tam 140 gün geçti. Hâlâ iddianame yazılmadı ve emin olun yazılamıyor. Her şeyi birbirine karıştırdılar. Buradan mesleklerini kötüye kullanan bazı savcılarla, onlara aracılık eden bazı avukatların, ‘Beni savcı bey yolladı, avukatlığını yapacağım. Şu ifadeyi vereceksin, şunları söyleyeceksin, şu kadar da para vereceksin’ diyerek ‘İBB, İstanbul Büyükşehir Belediyesi davası borsası’ oluşturduğuna dair duyumlar değil, kanıtlar elimizde olduğunu Türkiye’ye ilan ediyorum. Bir avukatın adını vereyim: M.Y. (Kitlenin ismi talep etmesi üzerine) Tam mı söyleyeyim? Mehmet Yıldırım.
HSK’YA DEKONT VERECEĞİZ
Elimde kanıtım var. Bunu yarın Hakimler, Savcılar Kurulu’na (HSK) veriyorum. Milyonlarca dolar… Hani 1 lira rüşveti, ‘560 milyar dolar rüşvet var’ dediler de Ekrem Başkana ama bir kuruşunu bile ispat edemediler ya, işte şimdi milyonlarca dolarlık bir borsayı deşifre etmek hepimizin elinde. Samimi bir çağrımdır. HSK’ya yarın tarih, gün, saat, dekont vereceğiz. HSK’ya, avukatın 40 dakikalık telefon ve WhatsApp görüşmesinin ses kaydının dökümünü vereceğim. HSK, dökümünü vereceğim. O döküme göre işlem başlatır ve kanıta ulaşmak isterse ses kaydı HSK murakıplarının elindedir. Buradan siyasi partilere sesleniyorum. Mevcut Adalet Bakanı bu çeteden rahatsız. Cesaret göstersin, hep birlikte dağıtalım. Biz yargıdan değil, çeteden bıktık arkadaş, çeteden bıktık. Çeteden. Buradan Devlet Bey’e sesleniyorum. Gelin, önce bu çeteyi dağıtın. İstediğiniz liyakatli savcılar gelsin, alnımız açık. Hesap vereceğiz. Hodri meydan.”
MAHKEMEYE ‘SALDIRI’ DİLEKÇESİ: ÖZEL’İN ANLATMASINA GEREK YOK
TBMM Başkanvekili ve DEM Parti İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder için Atatürk Kültür Merkezi’nde (AKM) düzenlenen cenaze töreninin ardından, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e saldıran Selçuk Tengioğlu, yarın 2’nci kez hâkim karşısına çıkacak. Tengioğlu hakkında “Kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten yaralama” suçundan 2-4.5 yıl hapis cezası istendi. İstanbul 44’üncü Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki davanın ilk duruşmasında Özel’in dinlenmesi için ara karar verilmişti. Duruşma 7 Ağustos’a ertelendi. Özel’in avukatı Sedat Aslantaş, duruşma öncesi mahkemeye dilekçe sunarak ara karardan dönülmesini talep etti. Dilekçede, Tengioğlu’nun suçunu kabul ettiği ve kamera görüntüleriyle sabit olan saldırının aydınlatılması için Özgür Özel’in anlatımına gerek olmadığına dikkat çekildi.
