Beykoz Belediyesi eski Başkanı Alaattin Köseler, 28 Haziran'da tutuklu bulunduğu Marmara Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'nden yazdığı bir itiraf mektubunda, kendisine yönelik kumpasların kendi partisi içinden geldiğini belirtmişti. Bu kez, kendi el yazısıyla kaleme aldığı bir diğer mektupta İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) yönetimini eleştirdi.
'ULAŞIM DAİRE BAŞKANLIĞI BU KARARINI YENİDEN GÖZDEN GEÇİRMELİ'
Kendisine kumpas kurduğu iddia edilen Beykoz Belediye Başkanvekili Özlem Vural Gürzel’in arabalı vapurla ilgili alınan karara uzun süre sessiz kalmasının ardından Alaattin Köseler harekete geçti. Mektubunda “Seçilmiş Beykoz Belediye Başkanı Mimar Alaattin Köseler” ifadesini kullanan Köseler, “31 Temmuz itibariyle İstinye-Çubuklu arabalı vapur hattının kapanması, ulaşım sorunu olan Beykoz'da büyük mağduriyetler yaratacaktır. 'Zarar ediyor' mantığıyla kaldırılması, halkçı belediyecilik anlayışıyla bağdaşmayan bir karar. Ulaşım Daire Başkanlığının bu kararını yeniden değerlendirmesini ve Beykoz halkının lehine bir sonuçla bu yanlıştan dönülmesini temenni ediyorum. Tüm Beykozlu hemşehrilerime sevgi ve özlemle kucaklıyorum.” şeklinde ifadeler kullandı.
BAŞKANVEKİLİ: BÜYÜK ZARAR ÖNLENECEK
Beykoz Belediye Başkanvekili Özlem Vural Gürzel ise Beykozluların tepkisinin ardından yaptığı açıklamada, “Halkçı Belediyecilik” anlayışının öncelikleri olduğunu vurguladı. Gürzel, hattın 2025 kar/zarar projeksiyonunda 102 milyon TL zarar edileceğinin öngörüldüğü için hattın iptal edildiğini açıkladı.
“İSTANBUL'UN IŞIĞINI SÖNDÜRÜYORLAR”
İBB'nin kararını eleştiren AK Parti Beykoz Belediye Meclis Üyesi Sadullah Hasanoğlu, “Çubuklu-İstinye arabalı vapurunun kaldırılması tam bir siyasi iflastır. Zannediliyor ki AK Parti belediyeciliği bu hizmetleri yerden bitme ya da gökten düşme biçiminde sunuyordu. Oysa hizmet, vizyon, kadro ve sevda işidir. 2019'dan bu yana İstanbul'u bir çete gibi saran yapı, İstanbul'un ışığını her gün söndürmektedir. Son 6,5 yılda İstanbul'da hiçbir alanda ileriye bir adım atılamadı. Her gün yeni bir hizmetin sona erdiğini, kapatıldığını duyuyoruz. Beykoz ve Sarıyer'de halk sürekli hizmetin devamını talep etmesine rağmen Çubuklu-İstinye arabalı vapuru kapatılıyor. Nerede halkçılık? Nerede sosyal belediyecilik? 'İstanbul Senin' sadece bir algı oyunu ve kılıftır. Mevcut yönetimden yeni bir şey beklemiyorum. Kamuoyunun sesine kulak verilerek, Çubuklu-İstinye arabalı vapurunun hizmete devam etmesi gerekmektedir.” ifadelerini kullandı.
