

Melikgazi ilçesinde, 368-373 yılları arasında meydana gelen deprem sonrasında Aziz Basileios, şehirde bir düşkünler yurdu, aşevi ve hastane inşa etti. Dünyanın ilk hastanesi olarak kabul edilen bu yapının kalıntıları günümüzde hala beklemekte. Tarihçi Yazar Halit Erkiletlioğlu, bu tarihi yapının üzerine inşa edilen gecekonduların kaldırılması ve bölgede kapsamlı bir kazı yapılması gerektiğini vurguladı. Erkiletlioğlu, “Şehrin kapıları önünde, dünyada bilinen en eski hastanenin kalıntılarının üzerindeyiz. Önceki dönemlerde hastaneler olduğunu biliyoruz; ancak insanlar genellikle tapınaklarda tedavi ediliyordu.” ifadelerini kullandı.
‘Profesyonel Hekimler Burada Görev Yaptılar’
Erkiletlioğlu, yapının dünyanın ilk hastanesi olarak değerlendirilmesinin nedenlerini de açıkladı. “Basileios, Ortodoks Hristiyanlığının önemli bir figürüdür. Depremin ardından Kayseri halkına yardım etmek amacıyla bir düşkünler yurdu, aşevi ve hastane yaptırdı. Bu hastanenin dünyadaki ilk hastane olmasının sebepleri; birincisi, yataklı tedavi imkânı sunması. Ayrıca gelen hastaları ücretsiz tedavi ediyorlardı. Basileios, dönemin generalleri ve imparatorlarına 366 mektup yazarak şehre destek istedi ve hekimleri buraya davet etti. Bu sayede, Bizans dönemindeki profesyonel hekimler burada görev sağladı.” şeklinde konuştu.
‘Arkeolojik Kazıya Tabi Tutulması Lazım’
Bu yapının dünya tarihi açısından önemine de değinen Erkiletlioğlu, “Bu hastane bu şartlarla dünyanın ilk hastanesi olarak değerlendiriliyor. Gevher Nesibe Şifahanesi, bu dönemden yaklaşık 834 yıl sonra inşa edilmiştir. Burası 368-373 yıllarında inşa edilmişti. Arada büyük bir zaman farkı bulunmakta. Gevher Nesibe, Anadolu'daki ilk şifahane ve tıp fakültesi olarak bilinirken, burası sadece bir hastanedir. Burada, ünlü doktorlar görev yapmıştır ve hasta bakıcılığı görevini gönüllü rahipler ve rahibeler üstlenmiştir. Hipokrat ve Galenos'un tedavi yöntemleri bu hastanede uygulanmaktadır. Bu bölgenin köklü bir arkeolojik kazıya tabi tutulması gerekiyor. Üzerinde bulunan gecekonduların kaldırılması tarihi açıdan büyük bir önem taşımaktadır. Bu alanda çok sayıda kaynak mevcuttur.” dedi.



