Fatih'teki trajik olayda baba Servet Böcek, anne Çiğdem Böcek ve iki çocuğun hayatını kaybetmesinin ardından yapılan soruşturmada, ailenin kaldığı odanın alt katında tahtakurusu ilaçlaması yapıldığı tespit edildi. İlaçlama sırasında kullanılan 'alüminyum fosfit' içerikli maddenin, banyo boşluğundaki havalandırmadan aileye ulaşarak zehirlemiş olabileceği düşünülüyor.
'KİMYASAL SİLAH OLARAK YASAKLANMIŞ BİR GAZ'
Halk Sağlığı Uzmanı Özkan Kaan Karadağ, alüminyum fosfitin tehlikelerini dile getirerek, “Alüminyum fosfit, reaksiyona girmesi kolay bir kimyasal maddedir. Nem ile birlikte reaksiyona girerek fosgen gazı üretir. Fosgen gazı, Birinci Dünya Savaşı'nda kimyasal silah olarak kullanıldığı için yasaklanmış bir gazdır. Bu tür tehlikeli kimyasalların evlerde veya iş yerlerinde kullanımı kontrol altına alınamaz, bu nedenle kullanılmamalıdır” dedi.
'YAŞAM ALANLARINDA KULLANIMI HATALI'
Özkan Kaan Karadağ, yaşam alanlarında alüminyum fosfit kullanılmasının son derece hatalı olduğunu vurgulayarak, “Bu madde genellikle gıda depoları ve ambarlarda, belirli güvenlik önlemleri alınarak uygulanmalıdır. Uygulama sonrasında havalandırma ve ölçümler yapılmalıdır. 0,1 ppm'in altında değere düşmeden tekrar alana dönüş yapılmamalıdır. 4 ppm'in üzerindeki yoğunluklar akciğer sorunlarına neden olabilir” ifadelerini kullandı.
'TÜRKİYE'DE SATIŞININ SINIRLANDIRILMASI GEREKEN BİR MADDE'
Karadağ, “Endüstriyel Toksikoloji Derneği olarak bu kimyasalın satışı ve kullanımı konusunda 4 yıldır uyarılarda bulunuyoruz. Sadece özel yetkiye sahip birimlerin ve donanımlı şirketlerin bu maddeyi kullanması gerekmektedir” açıklamasında bulundu. Ayrıca, alüminyum fosfitin yaşam alanlarında kullanılmaması gerektiğini, bir kimyasal silah olarak tehlike arz ettiğini belirtti.
'ALÜMİNYUM FOSFİT DÜNYADA YASAK'
İş Sağlığı Bilim Uzmanı Özkan Kaan Karadağ, alüminyum fosfitin birçok ülkede yasaklandığını belirterek, “Türkiye'de ne yazık ki evlerde bile kullanılabiliyor. Avrupa'nın pek çok gelişmiş ülkesinde bu madde tamamen yasak. Akciğerlerde ciddi hasar oluşturabilen bu kimyasalın varlığı, kalp krizine veya kalp yetmezliğine yol açabilecek durumlarla karıştırılabilir. Bu nedenle hızlı bir şekilde önlem alınmalıdır” dedi.
