

Enerji Bakanlığı'nda başmüfettiş olarak görev yapan 15 Temmuz gazisi Ahmet Çaykara, o gece yaşadığı olayları SABAH'a anlattı. Çaykara, darbe girişimini duyduğu anda oğlu ile birlikte sokağa çıkarak Cumhurbaşkanı Külliyesi ve Jandarma Genel Komutanlığı'nın bulunduğu bölgeye yöneldi. FETÖ'cü hainlerin helikopterden ateş açtığını gözlemledi. Yaralı bir vatandaşı oğlu ile birlikte aracına alarak hastaneye götürdüğünde kendisinin de vurulmuş olduğunu fark etti. Sırtına isabet eden kurşunla gazi unvanı kazanan Çaykara, olay anını şöyle dile getirdi:
“Benim 10 metre gerimde iki genç vardı. Birinin sırtında Türk bayrağı vardı. O esnada biri yere yığıldı. Ateş edileceğini 40 yıl düşünsem hatırıma getiremezdim. Bir helikopterin Jandarma Genel Komutanlığı'nın bulunduğu caddeye doğru ateş açtığını gördük. Can pazarı yaşanıyordu. Bağırsakları dağılan Akif adlı genci hastaneye götürmek için oğlumla araca aldım. Hastaneye vardığımızda sırtımdan kan aktığını görenler 'Siz de yaralanmışsınız' dediler. Akif o gece şehit oldu. Oğlum 'Baba ayağa kalktın, nereye gidecektin, helikoptere karşı ne yapacaktın?' dedi. Bazen imanın taşıdığı vesile ile ruhla hayatını feda edebileceği değerler vardır. Bunlardan biri de vatandır.”
Çaykara, “Bir daha böyle bir saldırıya maruz kalacak olsak, milletimizin yüzde 80'i hayatını feda edebilecek iman derecesine sahip. 15 Temmuz'da yaşadığımız olay büyük bir travmaydı. Bazı hainlerin ordu içerisindeki ihanetleri insan zihninde derin bir manevi yıkıntı bıraktı. Tekrar olsa, yine sokağa çıkarız.” ifadelerini kullandı.