reklam
reklam
DOLAR42,4520% 0.18
EURO49,0512% 0.14
STERLIN55,6535% 0.2
FRANG52,7812% 0.39
ALTIN5.535,22% -0,34
BITCOIN86.321,61-7.011
reklam

Yanlış Kullanılan Bakır Kap, Sofralarda Gizli Tehlike! 'Vücudu Yavaş Yavaş Zehirler'

Yayınlanma Tarihi : Google News
Yanlış Kullanılan Bakır Kap, Sofralarda Gizli Tehlike! 'Vücudu Yavaş Yavaş Zehirler'
reklam

Gıda Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Manavoğlu, bakır kapların Türk mutfağında önemli bir yer tuttuğunu, ancak hatalı kullanıldıklarında sağlık açısından risk oluşturduğunu ifade etti. Manavoğlu, “Geleneksel pişirme yöntemlerimizden biri bakır kaplarda yemek yapmaktır. Birçok bakırcılar çarşısında bu sanat hâlâ yaşatılmakta. Özellikle cezve ve sahanda yumurta pişirme tavaları gibi ürünlerde bakır sıkça kullanılmaktadır. Ancak insanlar, gıdalarla temas eden malzemeler konusunda dikkatli olmalı. Avrupa Birliği'nin belirlediği limitlere göre, her kilogramda 0,5 miligram, 70 kiloluk bir birey için günlük maksimum 5 miligram bakır alımı yapılabilir” dedi.

'Doğrudan Temas Tehlikeli'

Bakırın ısı iletimindeki avantajlarını vurgulayan Manavoğlu, doğrudan temasın ciddi tehlikelere yol açabileceğini belirtti. Kalaylanmamış veya doğru işlemlerden geçmemiş bakırın risk taşıdığını söyleyen Manavoğlu, “Bakır mükemmel bir ısı iletkenidir, gıdaların homojen pişmesini sağlar ama gıda ile doğrudan temas etmemelidir. Mutlaka kalay veya paslanmaz çelik bir bariyer kullanılmalıdır. Özellikle asidik gıdalarla doğrudan pişirme veya depolama yapılırsa, gıdaya bakır geçişi olur. ABD'de pH değeri 6'nın altındaki gıdaların bakırla doğrudan temas etmesi yasaklanmıştır” dedi. Zaman içinde bakır kaplarda oluşan yeşil tabakanın ciddi sağlık risklerine yol açabileceğini söyleyen Manavoğlu, “Bazı bakır ürünlerin üzerinde oluşan yeşil tabaka bakır asetattır ve toksik etkiye sahiptir. Bu tür ürünlerin evlerde mutlaka kontrol edilmesi veya kullanılmaması gerekmektedir. Çünkü yüksek miktarda bakır alımı, kusma, ishal ve bulantı gibi zehirlenme belirtilerine yol açabilir” açıklamasında bulundu.

'Yetişkinlere Göre 2 Kat Daha Hızlı'

Bakır kapların düzenli bakımının önemi vurgulandı. Manavoğlu, “Evlerde kullandığımız bakır kaplarda çizilme, yıpranma veya deformasyon varsa mutlaka kalaylatılmalı ya da onarılmalıdır. Aksi takdirde toksik madde geçişi artar” dedi.

Gıda kaynaklı risklerin özellikle çocuklar ve bebeklerde daha güçlü etkilere neden olabileceğini belirten Manavoğlu, “Bebeklerin ve çocukların solunum sayısı yetişkinlere göre iki kat daha hızlı. Çevresel faktörler ve toksik maddelerden daha fazla etkileniyorlar. Yakın zamanda bir gıda zehirlenmesi şüphesinde çocuk hayatını kaybederken, ebeveynlerin sağlığı etkilenmedi. Bu da bağışıklık sisteminin ne denli önemli olduğunu gösteriyor” şeklinde konuştu.

'Gıda Okuryazarlığımızı Artırmalıyız'

Toplumda gıdaya dair birçok yanlış bilgi bulunduğunu ifade eden Manavoğlu, doğru bilgiye ulaşmanın önemine dikkat çekti. Manavoğlu, “Geleneklerimizle bağlı bir toplumuz ve bu güzel bir şey, fakat bazı alışkanlıklarımızı gözden geçirmeliyiz. Çizilmiş ve deforme olmuş ürünleri 'Bir şey olmaz' diyerek kullanmaya devam ediyoruz. Belki yıllar boyunca sorun yaşamayabiliriz ama bir gün toksik etki ortaya çıkarsa sonuç ölümcül olabilir. Güvenilir gıdayı herkes için geliştirelim, gıda okuryazarlığımızı artırmalıyız” dedi.

'Vücudu Yavaş Yavaş Zehirler'

Tarım ve Orman Bakanlığı ile sivil toplum kuruluşlarının bilgilendirme çalışmalarının takip edilmesi gerekliliğini vurgulayan Manavoğlu, “Gıda Mühendisleri Odası olarak bu konuda sürekli bilgilendirme yapıyoruz. Tüketicilerimiz hem bakanlık hem de bizlerin sosyal medya kanallarını takip ederek doğru bilgiye ulaşabilir. Bakır, doğru kullanıldığında geleneksel kültürümüzün güzel bir parçası olabilir ama yanlış kullanıldığında sağlığımız için tehlikeli bir dijital uyuşturucu gibi davranır; farkında olmadan vücudu yavaş yavaş zehirler” şeklinde konuştu.

reklam

YORUM YAP