TÜRKİYE Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV) tarafından İstanbul'da düzenlenen 'Nirun Şahingiray 6. Uluslararası Eğitim Forumu', 'Toplumsal Sorunların Çözümünde Eğitim ve Empati' temasıyla gerçekleştirildi. Forumda, eğitim ve empatinin dönüştürücü gücü üzerinde durularak ilham verici fikirler paylaşımı yapıldı. Forum öncesinde Hürriyet’e özel açıklamalar yapan Maltepe Üniversitesi Felsefe Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Betül Çotuksöken, yapay zekâ çağında eleştirel düşünmenin ve felsefe eğitiminin artan önemine dikkat çekti. Çotuksöken, teknoloji ile elde edilen bilgilere körü körüne inanmanın yerine sorgulayıcı bir yaklaşımın gerekli olduğunu belirtti.
KİTLELERİ YÖNLENDİRİR
Prof. Dr. Çotuksöken, yapılacak olan yardımların düşünmeden ve araştırmadan gerçekleştirilmesi durumunda kitlelerin sorgulama ve eleştirme yetilerini kaybedebileceğine işaret etti. “Bilgi ile bilgi olmayanın sınırlarının belirsizleştiği bir noktadayız. Her isteğimizi yapay zekâya yaptırabiliriz. Bu nedenle sorgulama ve eleştiri yapmaya, bilgi ile bilgi olmayanı ayırt etmek için daha çok çaba göstermeye ihtiyacımız var. Felsefeye önceki dönemlerden daha fazla gereksinim duyduğumuzu düşünüyorum. Yapay zekânın sınırsız imkânlarını kullanmanın yanı sıra ihtiyaçlarımızı göz önünde bulundurarak doğru yolları seçmeliyiz. Yapay zekânın sunduklarını eleştirel bir bakış açısıyla değerlendirmemiz önemli, aksi takdirde köleleşme tehlikesiyle karşılaşabiliriz.” dedi.
ZİHİN TEMBELLİĞİ YAPAR
Yapay zekâ araçlarının kötü kullanılmasının düşünce ve zihin tembelliği yaratabileceğini ifade eden Prof. Dr. Çotuksöken, ödevlerini yapay zekâya bırakan çocukların bu durumun etkisiyle zihinsel gelişimlerinden ödün verebileceğini vurguladı. Bu sorunu aşmak için çocukların ve ailelerin felsefi düşünme becerisini benimsemeleri gerektiğini belirten Çotuksöken, ebeveynlerin çocuklarına kurulan ilişkilerin önemini anlatmaları gerektiğini söyledi. Çocukların neden ve neyi yaptıklarını anlamaları önemli bir nokta olarak öne çıkıyor.
‘KORUMACI’ UYARISI
– Prof. Dr. Kenan Çayır, İstanbul Bilgi Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi: “Sosyal medyanın erken yaşlarda kullanımı önemli bir mesele. Yeni eğitim modelinin sosyal bilgiler kitaplarında dijital vatandaşlık ve dijital okuryazarlık konuları yer almakta. Burada çocuklar için bir ‘korumacı yaklaşım’ benimseniyor; fakat dijital okuryazarlığın eleştirel bir düşünce biçimi olarak öğretilmesi gerektiğini savunuyorum. Yapay zekâ da hayatımıza girdiği için bu konu daha fazla önem kazanıyor. Günümüzde gruplar arası ilişkiler bozulmakta, yanlış bilgi dolaşımı artmakta. Çözüm çocukları bu durumlardan uzak tutmak değil, eleştirel bir bakış açısı kazandırmaktır. Ayrıca sosyal medya, çocuklar arasında ayrımcılığı artırma potansiyeline sahip; bu nedenle teknolojiyi nasıl kullanabileceğimiz üzerinde düşünmemiz gerekli.”
