Yapay Zeka Alanında Girişim Sermayesi Fonu Kurulacak

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, TBMM Tören Salonu’nda gerçekleştirilen “Veriden Karara Ulusal Yapay Zeka Zirvesi” açılışında yaptığı konuşmada, küresel yapay zeka etki endeksine göre 2030 yılına kadar dünya genelinde oluşacak yapay zeka ekonomisinin 16 trilyon dolar civarında olmasının öngörüldüğünü belirtti. Yılmaz, “Teknoloji ve İnovasyon Fonu ile yapay zeka alanındaki yenilikçi start-up’ların yatırımlarını destekliyoruz. Önümüzdeki dönemde bir Girişim Sermayesi Yatırım Fonu kurmayı planlıyoruz ve bu alandaki yeni şirketlere destek olacağız. Geleceğimizi inşa ederken algoritmalardan faydalanacağız ancak özgürlük ve bireysel irade konularını asla unutmamalıyız” açıklamalarını yaptı.

71 EYLEMDEN OLUŞAN PLAN HAYATA GEÇTİ

Yapay zekanın çalışma yaşamındaki etkilerine dikkat çeken Yılmaz, bazı mesleklerin tamamen ortadan kalkabileceğini, bu görevlerin yapay zeka tarafından gerçekleştirileceğini, yeni mesleklerin ortaya çıkacağını ve mevcut mesleklerin icra şeklinin değişeceğini ifade etti.

Yılmaz, “Milli Teknoloji Hamlesi ve Dijital Türkiye” vizyonu çerçevesinde yalnızca yapay zeka ekosistemini değil, bu alanı destekleyecek kurumsal yapıların da oluşturulması gerektiğini vurguladı. Yeni teknolojilerde düzenleyici çerçevenin önemli olduğunu, aşırı düzenlemenin gelişime engel olabileceğini, tam tersinin ise riskler doğurabileceğini kaydetti.

Hükümetin yapay zeka alanında önemli adımlar attığını belirten Yılmaz, başkanlığında oluşturulan Ulusal Yapay Zeka Stratejisi Yönlendirme Kurulu’nun ilgili bakanlıklarla birlikte periyodik olarak toplanarak yapay zeka politikalarını gözden geçirdiğini aktardı.

Ulusal Yapay Zeka Strateji Belgesi’nin mevcut olduğunu ve 71 eylemden oluşan bir planın hayata geçirildiğini hatırlatan Yılmaz, “Eylem planımızda Türkçe büyük dil modeli geliştirilmesi, uluslararası iş birliklerinin güçlendirilmesi, yapay zeka ekosisteminin genişletilmesi, nitelikli insan kaynağının artırılması ve Türkiye’yi küresel bir oyuncu yapacak altyapının kurulması gibi başlıklar yer alıyor. Ayrıca, Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi programı kapsamında yapay zeka temelli girişimlere öncelik veriyoruz.” şeklinde konuştu.

“GİRİŞİMLERE FİNANSMAN DESTEĞİ SAĞLAMAYI DÜŞÜNÜYORUZ”

Özel sektörün bu konudaki rolünün kritik olduğunu, sürecin sadece kamuyla yürütülmesinin mümkün olmadığını vurgulayan Yılmaz, “Yeni girişimler ve şirketler bu alanda büyümeye devam ediyor. Teknoloji ve İnovasyon Fonu ile yapay zeka alanındaki yenilikçi start-up’lara yatırımları destekliyoruz. Ayrıca, önümüzdeki dönem bir Girişim Sermayesi Yatırım Fonu kurmayı planlıyoruz bu sayede hızlı büyüyen Türk teknoloji girişimlerine finansman desteği sağlamayı hedefliyoruz.” ifadelerini kullandı. Yılmaz, Turcorn 100 Programı’nda yer alan 23 adayın 9’unun yapay zeka alanında faaliyet gösterdiğini belirtti. Ayrıca, kabul edilen 28 girişimden 10’unun yapay zeka temelli olduğunu ifade etti.

Yılmaz, yapay zeka ve teknoloji okuryazarlığının toplum genelinde yaygınlaştırılması gerektiğini vurguladı ve bu dönüşüm sürecinin uzmanlık gerektiren alanlarında nitelikli insan kaynağının yetiştirilmesine ihtiyaç duyulduğunu söyledi.

Milli Eğitim Bakanlığı ve Yükseköğretim Kurulu aracılığıyla çeşitli eğitim programlarının geliştirilmekte olduğunu belirten Yılmaz, 20 farklı üniversitede yapay zeka alanında ön lisans ve lisans programlarının açıldığını anlattı. Mevcut iş gücünün geleceğin mesleklerine uyum sağlaması için İŞKUR ve Mesleki Yeterlilik Kurumu’nun çalışmalar yürüttüğünü ve kamu kurumlarında yapay zeka alanında yetkin personel yetiştirilecek Yapay Zeka Dönüşüm Programı’nın başlatıldığını ifade etti.

Yılmaz, kamu kurumlarında veri yönetişimini etkin hale getirmek ve veriden değer sağlamak amacıyla Kamu Veri Alanı Projesi’nin uygulamaya geçtiğini hatırlatarak, Türkiye’nin Avrupa Konseyi Yapay Zeka ve İnsan Hakları Çerçeve Sözleşmesi hazırlığına katkıda bulunduğunu ve Avrupa Birliği’nin Yapay Zeka Tüzüğü’ne uyum sağlamak için gerekli hazırlıklara başladığını aktardı.

“İNSANA HİZMET EDİYORSA, İNSANİ BİR TEKNOLOJİDİR”

Birleşmiş Milletler, OECD ve G20 gibi platformlarda Türkiye’nin etkin katılım sağladığını belirten Yılmaz, güvenilir yapay zeka uygulamaları için bir etki değerlendirme modeli ve bilgilendirme sistemi üzerinde çalışmalar yürütüldüğünü ifade etti.

ISO standartlarıyla uyumlu Yapay Zeka Risk Yönetim Sistemi ve Belgelendirme programları ile sistemin sürdürülebilirliği ve güvenliğinin sağlanacağını vurgulayan Yılmaz, Türkiye’nin teknolojinin hiçbir alanında sadece tüketici olmayacağını, üretim süreçlerinde aktif yer alacağını ve bu teknolojilere katkı sunan bir ülke olarak dünya sahnesinde yer almayı hedeflediğini belirtti.

Doğal zekayı bir kenara bırakacak olursak, sadece yapay zeka üzerine bir tartışmanın anlamlı olmayacağına dikkat çeken Yılmaz, şunları ekledi:

“Yapay zeka insana hizmet ediyorsa, insani bir teknolojidir. Toplumun refahına ve sosyal adalete katkı sağlıyorsa, yine insani bir teknolojidir. Geleceğimizi inşa ederken algoritmalardan yararlanacağız ancak özgürlük, insan iradesi ve seçim hakkını asla göz ardı edemeyiz. Bunları tartışmanın önemine de değinmek istiyorum; bu alanın yalnızca teknik insanlarla sınırlı kalması doğru değil. Farklı alanlardan insanlar da bu tartışmalara dahil olmalı.”

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un himayelerinde düzenlenen zirvenin açılışında, Kurtulmuş ve TBMM Yapay Zeka Araştırma Komisyonu Başkanı Fatih Dönmez de konuşmacı olarak yer aldı.