Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi, duruşmayı adliyenin konferans salonunda gerçekleştirdi. Duruşmaya, organize suç örgütünün lideri olduğu iddia edilen doktor Fırat Sarı’nın da yer aldığı 29 tutuklu sanık ile bazı tutuksuz sanıklar ve tarafların avukatları katıldılar.
Ayrıca, başka bir suçtan tutuklu bulunan sanık Mustafa Kemal Zengin de duruşmaya getirildi.
Basın mensuplarının yoğun ilgi gösterdiği duruşmanın yapıldığı salon, polis ekipleri tarafından sıkı güvenlik önlemleriyle korundu.
Duruşma, sanık avukatlarının beyanlarının alınmasıyla devam etmekte.
Davanın Geçmişi
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan 1399 sayfalık iddianamede, suç örgütünün lideri olarak nitelendirilen doktor Fırat Sarı’nın, sanık doktor İlker Gönen ile birlikte 112 Acil Çağrı Merkezi ambulans şoförü Gıyasettin Mert Özdemir tarafından yönetildiği bilgisi yer almakta.
İddianamede, suç örgütünün asıl amacının, devraldıkları yenidoğan yoğun bakım ünitelerinin 112 sevk sistemini devre dışı bırakmak ve doluluğu sağlamak olduğu belirtiliyor. Ayrıca hastaların sağlık durumlarını olduğundan daha kötü göstermek ve hizmet almak için daha uzun süre yatış sağlamaları hedeflenmiş.
Bu şekilde SGK’dan yüksek ücret tahsil edildiği ve hasta yakınlarından daha fazla para talep edildiği vurgulanıyor. Bebek hastaların, uygun sağlık hizmeti alacak hastanelere yönlendirilmesi yerine, örgüt tarafından kârlı görülen hastanelere yatırıldığı ifade ediliyor. Elde edilen kazancın büyük bir kısmının sağlık çalışanı sanıklarla paylaşıldığı belirtilmiş.
İddianamede, bebeklerin sağlık durumunu iyileştirmekten ziyade maddi açıdan maksimum kazanç sağlamanın esas amaç olduğuna dikkat çekiliyor.
Ceza İstemleri
İddianamede, sanıklar Fırat Sarı ve İlker Gönen’in 10 bebeğin ölümü nedeniyle “kasten öldürme” suçundan, “nitelikli dolandırıcılık” ve “örgüt kurma” gibi suçlarla toplam 177 yıl 6 aydan 582 yıl 9 aya kadar hapis cezası talep ediliyor. Sanık Gıyasettin Mert Özdemir için ise 180 yıldan 589 yıl 9 aya kadar hapis cezası isteniyor. 8’i kadın olan 44 sanık hakkında da benzer ceza talepleri bulunmakta.
İddianamede, dolandırıcılık suçu işlenen hastaneler ve şirketler için de güvenlik tedbirleri uygulanması, bunların kapatılması ve mal varlıklarına el konulması isteniyor. Soruşturma kapsamında İstanbul’da 9, Tekirdağ Çorlu’da 1 hastanenin ruhsatı iptal edilmiş, buralarda tedavi gören bebekler ve hastalar kamu hastanelerine gönderilmiştir.
Ayrıca, yenidoğan çetesine yönelik soruşturmayı yürüten Büyükçekmece Cumhuriyet Savcısı Yavuz Engin’i makamında tehdit eden şüpheliler de tutuklanmıştı.
Davada yer alan sanıklardan İlker Gönen, Antalya’daki cezaevinde 1 Şubat’ta intihar etmişti.
“Yenidoğan Çetesi”ne Yönelik İddianame Ana Dosyayla Birleştirildi
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, “yenidoğan çetesi” hakkında hazırladığı 57 sayfalık iddianamede 13 kişinin “şüpheli” olarak yer alması, Sosyal Güvenlik Kurumu’nun ise “suçtan zarar gören” olarak ifade edildiği bilgisine yer verdi. Firari hemşire Serenay Şenkalaycı’nın da şüpheli olarak yer aldığı vurgulandı. Bu iddianame, Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam eden ana davayla birleştirildi.
