Almanya'dan 9 Kasım'da tatile gelen Çiğdem Böcek ve çocukları Kadir Muhammet (6) ile Masal (3), İstanbul'daki bir otelde mide bulantısı ve kusma şikayetiyle hastaneye kaldırıldı. Anne ve iki çocuğunun hayatını kaybetmesinin ardından entübe edilen baba Servet Böcek de 17 Kasım'da yaşamını yitirdi. Ailenin ölümüne ilişkin yapılan ön otopsi raporunda, 'oteldeki kimyasal zehirlenme' olasılığının öne çıktığı belirtildi. Otelde ilaçlama yapan kişinin herhangi bir eğitim veya sertifikaya sahip olmadığı, buna rağmen zirai ilaç kullandığı kaydedildi. Zirai ilaçların insan yoğunluğunun bulunduğu kapalı alanlarda kullanımının yasak olduğu ve bu tür kimyasalların yalnızca uzman kişiler tarafından uygulanabileceği vurgulandı.
“Bazı Firmalar Hızlı Sonuç İçin Tarım Zehri Kullanıyor”
Akdeniz Üniversitesi Fen Fakültesi'nden Prof. Dr. Hüseyin Çetin, Türkiye'deki oteller, konutlar ve huzurevlerinde düzenli ilaçlama yapıldığını belirterek, “Bu alanlarda tarım ilacı kullanımı kesinlikle yasaktır. Sağlık Bakanlığı tarafından ruhsatlı ürünlerin kullanılması zorunludur. Ancak bazı firmalar hızlı sonuç almak amacıyla tarım zehri kullanıyor. Eğitimlerde bunun yasak olduğu açıkça belirtiliyor ve uygunsuz uygulama yapan firmaların yetkileri iptal ediliyor. Sağlık Bakanlığı Türkiye genelinde bu kapsamda düzenli eğitimler vermektedir.” dedi.
“Fosfin Gazı Kokusuzdur, Duvarlardan Sızabilir”
Prof. Dr. Çetin, olayın nedeni olduğu düşünülen alüminyum fosfitin kullanım alanları hakkında şu bilgileri verdi: “Alüminyum fosfitin çözünmesiyle ortaya çıkan fosfin gazı kokusuzdur ve fark edilmesi zordur. Duvarlardaki çatlaklardan ve lavabo giderlerinden diğer odalara kolayca sızabilir. Bu kimyasalların yalnızca özel fumigasyon eğitimi almış kişiler tarafından kullanılması gerekmektedir. Bu zehirlenme, tablet formunda bulunan alüminyum fosfitin neme temas ettiğinde fosfin adı verilen son derece zehirli bir gazın yayılması sonucunda ortaya çıkmıştır.” diye ekledi.
“Tahtakurusu Kolayca Taşınabiliyor”
Prof. Dr. Çetin, “Özellikle oteller ve hastanelerde insan hareketliliğinin yüksek olması dolayısıyla tahtakurusu çok kolay bir şekilde taşınabiliyor. Temizlik ve eğitim eksikliği, tahtakurularının hızla yayılmasına sebep olabilir.” ifadelerini kullandı.
“Eve Asla Tarım Zehri Sokulmamalıdır”
Prof. Dr. Çetin, “Sağlık Bakanlığı ruhsatlı ürünlerle ilaçlama işlemlerinin kontrol altına alınabileceğini belirtti. Ancak toplumda yaygın olan böcek korkusu, insanların sorunlarının tek seferde çözülmesini istemelerine yol açıyor. İlaçlama sırasında evde açıkta gıda bulundurulmamalı, çocuklar ve yaşlılar ortamda bulunmamalıdır.” dedi.
“En Büyük Hata, Otelin İlaçlama Sonrası Kapatılmaması”
Antalya'da ilaçlama şirketi sahibi Uğur Çetin, İstanbul'daki olayın en büyük hatasının otelin ilaçlama öncesinde tahliye edilmemesi olduğunu belirtti. “Komple oteli tahliye edip, koruma altına almak gerekir. İlaçlama sonrası otel havalandırılması yapılmalıdır.” dedi.
“Alüminyum Fosfitin Yok Olma Süresi En Az 32 Saattir”
Uğur Çetin, alüminyum fosfitin hava sıcaklığına ve neme göre çözündüğünü belirterek, “16 derecenin altında ilacın reaksiyonu olmaz. 16 derece üstünde ise tabletler yaklaşık 3 saat içinde gaz haline gelir. Bu esnada güvenlik önlemleri alınmazsa gaz, açık yerlerden diğer odalara gidebilir.” dedi.
“Belge Talep Edilmeli”
İlaçlama yapacak kişi ya da kişilerin belgelerinin istenmesi gerektiğini vurgulayan Çetin, doğru ilaçlama için şirketin ruhsatının kontrol edilmesi gerektiğini söyledi.
“Hafif Sarımsak ve Ekşimsi Bir Kokusu Var”
Alüminyum fosfite ulaşımın kolay olduğunu belirten Çetin, “Bakkallarda bile satılıyor. Bunun reçeteyle satılması gerekiyor.” dedi. Alüminyum fosfitin hafif bir sarımsak kokusu olduğunu ifade etti.
“114 Ulusal Zehir Danışma Merkezi'ni Arayın”
Zehirlenme durumunda 112 Acil Çağrı Merkezi yerine 114 Ulusal Zehir Danışma Merkezi'nin aranması gerektiğini belirten Çetin, “Hastaneler zehirlenmenin nedenini bilmiyor.” diye konuştu.
