Demircan, 2008 yılında katıldığı Bitlis Eren Üniversitesi İnşaat Teknikerliği bölümünü başarıyla 2010 yılında tamamladı. 2010'dan 2024 yılına kadar tam 14 yıl boyunca KPSS sınavlarına giren Demircan, umudunu hiçbir zaman yitirmedi. Her gün sabahın erken saatlerinde simit tezgahını kuran ve sokak sokak simit satan Demircan, akşamları ders kitaplarının başına geçerek atanma hayalini canlı tuttu.
Bir yandan annesinin bakımını üstlenen, diğer yandan “Bir gün olur” ümidiyle sınavlara hazırlanan Demircan, evlilik hayallerini de sürekli ertelemek zorunda kaldı. 2024'te yeniden KPSS'ye giren Demircan, 81,321 puan aldı. Geçtiğimiz ay Sağlık Bakanlığı'nın açıkladığı atama takvimini gören Demircan, puanı nedeniyle başvuru yapmak istemedi. Arkadaşının bilgilerini alarak Demircan'ın adına başvuru yapmasını sağladı. Arkadaşına başvuru sonuçlarını kontrol etmesini söyleyen Demircan'ın uzun zamandır beklediği atanma hayali nihayet gerçeğe dönüştü.
Demircan, İstanbul Beyoğlu Göz Eğitim ve Araştırma Hastanesine tekniker olarak atandı. Mutlulukla ailesiyle bu haberi paylaşmaya çalışan Demircan, annesini bir türlü ikna edemedi. Ailesi, Demircan'ın atandığına dair bavulunu toplayıp İstanbul'a yola çıkarken onu ikna olmuş saydılar. Demircan'ın hikayesi yalnızca bir başarı öyküsü değil, aynı zamanda umudun, azmin ve inancın ne denli güçlü birer yoldaş olabileceğinin en güzel örneği oldu. 
SİMİT TEZGAHINDAN MEMUR MASASINA
Yaklaşık 20 yıldır Diyarbakır sokaklarında simit satan Demircan, “2008 ile 2010 arasında Bitlis Eren Üniversitesinde iki yıllık inşaat teknikerliği ön lisans bölümünü bitirdim. 2010'dan bu yana bir yandan simit satarak, bir yandan anneme bakarak KPSS'ye çalıştım. Eğitim hayatımı aksatmadım ve hiç evlenmedim. 81,321 puan aldım ve İstanbul Beyoğlu Göz ve Eğitim Araştırma Hastanesine atandım” şeklinde konuştu.
ATANDIĞINA ÖNCE KENDİSİNE İNANDIRDI, SONRA AİLESİNİ
14 yıl boyunca atanamadığını ve atamasının gerçekleştiğinde buna inanamadığını belirten Demircan, “Arkadaşım, kazandığıma dair web sitesinin linkini gönderince inandım. 13 yıl boyunca tercihleri ben yaptım ve sonuçlar hep olumsuz geldi. Bu sene tercihlerimi arkadaşım yaptı. Sonuçları ona bakmasını söyledim ve atandığımı duyduğumda inanamadım, şaşırdım. Çok sevindim, şu an evraklarımı topluyorum, inşallah gideceğim. Sınavlara girdim ama bu kez çok sevindim, uçacak gibiyim.” 
Herkesin şaşırdığını dile getiren Demircan, sözlerine devam etti:
“Ailem, arkadaşlarım kimse inanmadı. Selam vermeyen insanlar arayıp tebrik etmeye başladı. Hep çalışıp olumsuz sonuç aldım, bu yüzden bu sefer inanasım gelmedi. Arkadaşım söyleyince oturdum şükrettim ve 'Sen bana uğurlu geldin' dedim. Bundan sonra asaletimi alana kadar başka bir üniversite okuma veya 2 yıllık inşaat teknikerliğini DGS ile 4 yıllık mühendislik bölümüne tamamlama planlarım var. Eğitimden kopmayacağım, hayatım hep eğitim.”
“SİMİTLERİ SATIP SONRA DERS ÇALIŞIYORUM”
Beş kardeş olduklarını, kendisi hariç hepsinin evlendiğini aktaran Demircan, “Bu devirde kimse anne ve babaya bakmak istemiyor, ben de onlara bakmak zorunda kaldım. Evlenenler, ailelerine yeterince zaman ayıramıyor. Ancak bekar olunca her şeyi yapabiliyorsunuz. Evlendiğinizde çocuklar ve eşinize hayatınızın %80'ini adamak zorundasınız; %20'de anne ve babaya yetmez. Hem simit satarak hem de ders çalışarak bu süreci yürütmek gerçekten zor. Sabah 05:00'de kalkıp namazımı kıldıktan sonra simitlerimi aldığım yere gidiyorum. 12:00'ye kadar simitleri satıyorum, ardından eve dönüp ders çalışıyorum. İstanbul'da yer bulana kadar annem burada kalacak, sonrasında onu yanıma alacağım. 
Çünkü ondan kopamıyorum. O olmazsa ben yaşayamam, kafam hep onda. Annem, kazandığıma çok sevindi ama en başta inanmadı. Her yıl olmadı deyince onun da inancı kırılmıştı. Kağıdı gösterdim ama okuma yazma bilmediği için şaka yaptığımı düşündü. Ta ki valizimi hazırlayıp İstanbul'a gideceğimi söyleyene kadar inandı.” şeklinde konuştu.
