Beylikdüzü’nde meydana gelen bir otopark tartışmasında basın mensubu Muharrem Can Kurtuluş’un silahlı saldırıda hayatını kaybetmesine ilişkin olarak tutuklu bulunan 4 sanığın yargılama süreci başladı. Bakırköy 24. Ağır Ceza Mahkemesi’nde gerçekleştirilen duruşmaya, sanıklar Sonkan Gökmen, Asilcan Aras, Atakan Gökmen ve Taha Keskin ile avukatları katıldı. Maktulün ailesi, annesi Nurcan Ergin ve babası Şenol Kurtuluş da duruşmada müşteki olarak yer aldı.
CİNAYET SAVUNMASI DİKKAT ÇEKTİ
Sanıklardan Atakan Gökmen, savunmasında o gün bir arkadaşıyla restoranda buluştuklarını ve bir süre sonra diğer sanıkların yanlarına geldiğini ifade etti. Olayın gecesi mekandan ayrılarak otoparka geçtiklerini belirten Gökmen, “Sonkan ve Asilcan yanımıza geldiler, Sonkan’ın kaşı kanıyordu ve kavga ettiklerini söylediler. Asilcan, kavga ettikleri kişinin telefonunun kendisinde olduğunu söyledi. Ben de bu duruma tepki gösterdim. Telefon çaldı, ben yanıtladım ve kişinin bariyerlerde beklediğini öğrendim. Sonkan, Asilcan ile oraya gittikten sonra aracımda C.T.T’ye ait bir silah bulunduğunu hatırlıyorum. Kendimi tehdit altında hissettiğim için silahı taşımak zorundaydım. Bariyerlere geldiğimizde Sonkan araçtan inip maktulle karşılıklı küfürleşti. Maktul kardeşimi dövüyordu ve ben de müdahale etmek amacıyla araçtan indim. Bir şekilde Asilcan silahı elime verdi. Alkolün etkisiyle birkaç el ateş ettim, yaralanmasını görmedim. Ateş açarken dikkatli davranmadım ve daha sonra araca binerek Avcılar’a gittik.” şeklinde konuştu.
“MAKTULLE TARTIŞMA YAŞADIK”
Diğer sanık Asilcan Aras ise savunmasında, sanıklarla bir araya geldikten sonra otoparka geçtiklerini ve burada Sonkan Gökmen ile maktul arasında tartışma yaşandığını dile getirerek, “Atakan Gökmen’e silahı ben vermedim.” iddiasında bulundu.
“OLAYLA İLGİM YOK”
Sanık Sonkan Gökmen ise ifadesinde, maktulle tartıştığını, darp edildiğini ve ardından silah sesi duyduğunu öne sürdü. Sanık Taha Keskin ise diğer sanıkların olaydan önce kendisine sadece bir kavgadan bahsettiğini ve olayla ilgisinin olmadığını belirtti.
Mahkeme heyeti, Taha Keskin’in tahliyesine karar verirken, diğer sanıkların tutukluluk halinin devamına hükmederek duruşmayı eksik hususların tamamlanması amacıyla erteledi.
İDDİANAMEDEN ÇARPICI DETAYLAR
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı iddianamede, 14 Aralık 2024 tarihinde Beylikdüzü’nde sanıkların Atakan Gökmen, Sonkan Gökmen ve Asilcan Aras’ın Yakuplu Mahallesi’nde bir restoranda bulundukları ifade ediliyor. İddianamede, Sonkan Gökmen’in maktul Muharrem Can Kurtuluş’a laf attığı ve Asilcan Aras ile birlikte maktule saldırdığı bilgisi yer alıyor. Aynı zamanda Asilcan Aras’ın maktulün telefonunu almasının ardından araca binerek Atakan Gökmen’in yanına döndüğü belirtiliyor.
İddianamede ayrıca, maktulün tanık Erkan Alkış’ın telefonuyla kendi cep telefonunu aradığı ve Atakan Gökmen’in telefona cevap vererek maktule küfrettiği, ardından sanıkların maktulün yanına gittiği aktarılıyor. Atakan Gökmen’in maktule 6-7 el ateş ettiği, olay sonrası diğer sanık Taha Keskin ile irtibata geçip durumu anlattıkları ve birlikte Esenyurt’taki bir eve gittikleri belirtiliyor.
Sanık Atakan Gökmen için “kasten öldürme”, “silahla birden fazla kişiyle nitelikli yağma” ve “ruhsatsız silah taşıma” suçlamalarından müebbet ve 12 yıldan 19 yıla kadar hapis talep ediliyor. Sanıklar Sonkan Gökmen ve Asilcan Aras’ın ise “kasten öldürme” ve “silahla birden fazla kişiyle nitelikli yağma” suçlarından ayrı ayrı müebbet ile 10 yıldan 15’er yıla kadar hapis cezası isteniyor. Taha Keskin için ise “suçluyu kayırma” suçundan 6 aydan 5 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.
