

Diyarbakır’ın Dicle ilçesine bağlı Süsümlü Mahallesi’nde 1 Kasım 2022’de meydana gelen silahlı çatışmada, Mazlum Karabulut ve babası Veysel Karabulut, akrabalarıyla çıkan tartışmanın ardından ağır yaralandı. Olay ihbarı üzerine jandarma ve sağlık ekipleri hızla olay yerine intikal etti. Yaralılar, ilk olarak Hani İlçe Devlet Hastanesi’ne, ardından Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne sevk edildi. Olayda gözaltına alınan S.K. ve O.K. ise, ‘kasten öldürmeye teşebbüs’ suçlamasıyla tutuklandı.
Sanıklar hakkında yapılan yargılama sürecinde, 11 Mart 2024’te gerçekleşen ikinci duruşmada suçun vasfı ‘kasten yaralama’ olarak değişince, sanıklar serbest bırakıldı.
Dava İstinaf Mahkemesine Taşındı
14 Şubat’ta görülen karar duruşmasında, tutuksuz sanıklardan S.K., Veysel Karabulut’a karşı ‘neticesi sebebiyle ağırlaşmış kasten yaralama’ suçundan 4 yıl 8 ay 7 gün, Mazlum Karabulut’a karşı ise 2 yıl 6 ay hapis cezası aldı. O.K. içinse Veysel Karabulut’a karşı 3 yıl 9 ay ve Mazlum Karabulut’a karşı 2 yıl 6 ay ceza verildi. Mahkeme, sanıkların tutuklu kaldıkları süreyi göz önünde bulundurarak, kaçma veya delilleri karartma şüphesi olmadığı gerekçesiyle sanıkların mevcut hallerinin devamına karar verdi.
Veysel ve Mazlum Karabulut’un avukatı Mehmet Zeki Binbir, karara itiraz ederek dosyayı Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi’ne taşıdı.
‘Ellerini Kollarını Sallayarak Geziyorlar’
Olayda ağır yaralanan ve 2 ay tedavi gören Mazlum Karabulut, “Olaydan önce babaannemi arayıp tarlaya buğday ekeceğimi söyledim. Buğday alıp köye gittiğimizde, amcam S.K. ve dedem içerde oturuyordu. İçeri girdikten sonra, babaannem dışarı çıkarak ‘Bunlar silah getirip sizi öldürecekler’ dedi. Bunu duyunca dışarı çıkmaya çalıştık ama O.K. ve amcam S.K. bize ateş açtı. Kasten öldürmeye teşebbüs mağduruyum. 2 ay hastanede kaldım ve çok ağır tedaviler gördüm, birçok kez ameliyat oldum. Halen risk altındayım. Karşı taraf, tanıklarıma tehditler savurdu. Amaçları beni yalancı duruma düşürmek. Dışarı geziyorlar ve biz adalet bekliyoruz. Amcam S.K. yanıma oturup tüfeği kafama dayadı ve bana ‘Seni nasıl öldüreceğim’ dedi. 3 kez tetiğe bastı ama tüfek patlamadı.
‘Sol Ayağım Kesildi’
Veysel Karabulut ise, yaşadığı travmanın derinliğini vurgulayarak, “İki ayağıma da ateş ettiler. Kan kaybı nedeniyle hastaneye kaldırıldım ve şu an sol ayağım kesildi. Protez takıldı. Mağdurum” dedi.
‘Bilirkişi Raporu Gelmeden Karar Verildi’
Avukat Mehmet Zeki Binbir, mahkemenin bilirkişi raporunu beklemeden karar verdiğini belirtti ve “Müvekkillerimin topladığı ses kayıtları en büyük delilimiz. Mahkeme, ses kayıtlarını dikkate alarak bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verdi ama 14 Şubat’taki duruşmada sanıklar hakkında alt sınırdan ceza verildi. Bu durum, adil bir yargılamanın sağlanmasını engelliyor. İstinafta bozulmasını ve yerel mahkemede tekrar yargılama yapılmasını talep ediyoruz.” ifadelerini kullandı.