Alınan bilgilere göre olay, 8 Nisan 2025'te Samsun'un Atakum ilçesi Esenevler Mahallesi'nde gerçekleşti. Rehber öğretmen Tuba G. (34), 2021 yılında ağabeyinin Hakkari'de şehit olmasının ardından yaşadığı psikolojik sorunlarla belirlendi. 2022 yılında eşinden boşanan Tuba G., şehit yakını kontenjanından atandığı Samsun İlkadım Sakarya İlkokulu'nda görev yapmaya başladı. Göz ve kısmi felç rahatsızlıkları sonucu annesi S.G. (61) ile yaşamaya başladı.
Olay gecesi S.G., komşularına, kızının banyoda bilekleri kesilmiş bir şekilde hareketsiz yattığını bildirdi. İlk incelemelerde intihar şüphesi üzerinde durulurken, otopsi raporunda boğulmaya bağlı boyun kırıkları tespit edilince cinayet olduğu anlaşıldı.
“15 Gün Önce Bana Saldırdı”
İfadesinde suçunu kabul eden anne, “Kızım Tuba, 2020 yılında evlenmiş ve 2 yıl sonra eşinden boşanmıştı. Boşanma sonrası psikolojik sorunları artmıştı. Eski eşiyle iletişime devam ediyordu. Deprem sonrası Malatya'dan Samsun'a geldik; bir süre sonra eşimle Malatya'ya döndük. Kızım burada özel bir okulda çalışmaya başladı ve daha sonra kadrolu öğretmenliğe geçti. Kardeşi şehit olduğu için yasal haklardan yararlandı. Kızım göz sağlığı sorunları yaşadı ve tedavi sürecinde kalp krizi geçirdi. Bu rahatsızlıklarından dolayı vücudunun sol tarafında his kaybı meydana geldi. Yaklaşık 15 gün önce bana saldırmıştı. 'Sen sağlıklısın, ben neden böyleyim?' diyerek üstüme gelmişti.” dedi.
“O Anlık Heyecanla Kızımın Boğazına Sarıldım”
Olay gecesi saat 02.00 sularında dinlendiği esnada kızının seslendiğini duyan S.G., banyodaki ışığı açık görünce içeri gitti. Kızının tekrar saldırması üzerine, kurtulmak amacıyla ittiği Tuba, yere düşerek başını banyonun zeminine çarptı. O anlık heyecanla kızının boğazını sıktığını belirten S.G., “Tam olarak ne kadar sürdüğünü hatırlamıyorum fakat 1-2 dakika boyunca boğazından tuttum. Kendime geldiğimde kızımın nefes almadığını fark ettim. Kızım daha önce intihar edeceğini bana söylemişti, bu yüzden mutfağa gidip bıçak aldım ve bileklerini keserek 'intihar süsü' vermek istedim.” ifadelerini kullandı.
Çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine konulan S.G. hakkında dava açıldı. Soruşturma sürecinde hazırlanan iddianamede, S.G. hakkında Türk Ceza Kanunu (TCK) 82/1-d-f-e.2 maddeleri gereği ağırlaştırılmış hapis cezası talep edildi. Bugün görülen davanın ilk duruşmasında tutuklu bulundukları cezaevinden Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katılan S.G., “Kızım banyoda bana saldırdı, ben de ittim. Yine saldırmaya devam etti. O an kendimi kaybettim. Kızım intihar edeceğini söylemişti, bu yüzden bileklerini kestim.” diye kendini savundu.
S.G.'nin kanser tedavisi gördüğü öğrenilirken, tutukluluk halinin devamına karar verildi. Duruşma, tanıkların dinlenmesi için ileri bir tarihe ertelendi.
