DİYARBAKIR’ın Yenişehir ilçesinde 15 Temmuz'da genç İlayda Alkaş (22), bir arkadaşının doğum günü sonrasında evine dönerken ayrıldığı partneri C.A. (30) tarafından silahlı saldırıya uğradı. Alkaş, olay sonrası hastaneye kaldırıldı ancak maalesef yaşamını yitirdi. Kaçan şüphelinin yakalanması için çalışmalar devam ediyor. İlayda'nın annesi Hülya Alkaş, kızının 7 ay boyunca C.A. tarafından şiddet gördüğünü belirtti ve şu şekilde ifade etti:
‘BABASI DA SORUMLU’
“İlayda, katili ile 2024 yılı ekim ayında tanıştı ve kasım ayında beraber yaşamaya başladılar. Nikâhları yoktu. Kızım, beni arayıp ‘Ben o evde şiddet görüyorum. Bunlar silah kaçakçısı. Kokain tezgâhları var. Anne, lütfen gel, beni kurtar’ dedi. Ben de, sivil polis arkadaşlarla birlikte onu götürdüm. 5 gün kadın sığınma evinde kaldık. Ancak 7 ay boyunca kızıma orada zindanda yaşıyormuş gibi muamele edildi. Kızım bizimle kaldıktan sonra babası, zorlayarak ve tehdit ederek onu geri gönderdi. Mayıs ayında gece 01.00 sularında kapım çalındı, açtığımda İlayda ve babasıyla karşılaştım. İlayda’nın gözü morarmış, yüzü şişle doluydu. Ne olduğunu sorduğumda babası, İlayda’nın kendisini dövdüğünü söyledi. Ben de, ‘Kendini nasıl döver?’ dedim. Kızım, babasının yanında olduğunu ve 4. kattan atlamaya çalıştığını, babasından kendisini kurtarmasını istediğini anlattı. Fakat babası, ona ‘Kendini aşağı at’ demiş. Babası, onun dövülmesi konusunda ‘Ben karışmıyorum, öldürüyorsanız öldürün’ demiş. Kızımın ölümünde babası da sorumludur.”
‘2 AYLIK HAMİLEYDİ’
Kızım bana kaçmasını, bu şehirden uzaklaşmak istediğini söyledi. Taksiyle Batman’a gittik ve oradan uçakla İzmir’e geçtik. İzmir’de 20 gün kaldıktan sonra, İzmir’den Antalya’ya gitmek istedi. Antalya’da da kalmamıza rağmen kurtulamadık. Sürekli olarak İlayda’yı arayıp ölümle tehdit ediyorlardı. Kızım, 2 aylık hamileydi; ancak darbeler sonucunda düşük yaptı. İlayda'nın kanı yerde kalmamalı. Sayın savcım, hâkimim ve Sayın Cumhurbaşkanım, sizden rica ediyorum; kızım bu ölümü asla hak etmedi.”
‘BENİM VE ANNEMİN CAN GÜVENLİĞİ YOK’
– İlayda’nın kardeşi M.A. ise, “Adli Tıp Kurumu’na giderken babamın ailesi tarafından darp edildim. Acımız tazeydi. Ablamın cenazesini bile göremedim. Babam ve ailesi hakkında da bir soruşturma açılsın. Sesimizi duyun; o caniye müebbet verilsin. Şu an benim ve annemin can güvenliği tehlikede. Katil etrafta dolaşıyor. Biz evimizden edildik. Bir daha Diyarbakır’a dönme şansımız yok” şeklinde konuştu.
